1 Mart 2020 Pazar

Gönül

Ve gönül aşka aldandı. Tekrar tekrar kandırdı kendini.

Hayat bu.

İşe gidersin. İstenmediğini, değersizleştirildiğini, saygı duyulmadığını bile bile. Sırf düzenin sana ait olsun çocukların oradan oraya savrulmasın diye. Korkarsın. Çünkü 1 ay bile işsiz kalsan sarsılacaksın. Daha borçların bile bitmemişken, bir Bulaşık makinesi alayım diye beklerken...
Eve gelirsin. Canım sıkkın deme lüksün yok. Çocuklar yemek bekler, oyun bekler, ilgi bekler, rutin bekler, ödev bekler. Bilgisayarı tamire götüreceksin dur o beklesin gidemiyorsun, hani yüz bakımı yaptıracaktın, ona da vakit var daha, yoga dersleri burnumda tütüyor ama kızlara kime bırakacağım o da kızlar büyüyene kadar bekleyecek... Arada yemeği keki yakarsın kafanı toplayamadığın için.
Sonra biri der keşke babam da burda bizimle olsaydı. Çok özledim. Ah kuzum ciğerim bilmez miyim sanırsın derdini. Ben istemez miydim sanırsın. O kadar sevdim de evlendim böyle olsun ister miydim. O gece rüyanda eski günler canlanır. İçini ısıtan mutlu günler. Bilsem ki her şey çok güzel olacak, ne diye durayım. Ama olmadı olmuyor işte. Hayat bu. İniş ve çıkışlarla dolu. 10 yıl sonra hepsi gelip geçmiş olacak. 20 yıl sonra hey gidi günler diyeceksin. Ve eğer kızlarının mutlu olduğunu dik durduğunu görürsen, kalpten bir çok şükür diyeceksin.